GÜZELBEY; BİZ BARIŞA TALİBİZ
Güzelbey, birlik ve beraberlik mesajları vererek “Biz artık barışa, bilim ve teknolojiye talibiz. Biz artık çocuklarımıza daha iyi bir eğitim vermeye ve yetiştirmeye talibiz.” dedi.
Güzelbey, TRT Haber’de Yasemin Şakacı’nın canlı yayın konuğu oldu. Bu sene kurtuluş bayramını farklı bir etkinlikle tarihi bir dokunun içinde gerçekleştirdiklerini dile getiren Güzelbey, “Kurtuluş Savaşı yıllarında işgal gören Antep’i kurtarmak isteyen kahraman Şahinbey köprübaşında savunma yapıyor. Şahinbey’e yardım için 14 tane çocuk akşamüzeri evrak getiriyorlar. Ancak hava karanlık olunca şehre dönemiyorlar ve orada bir değirmene saklanıyorlar. O çocuklar orada saklanırken bir baskın görüyorlar ve süngülenerek öldürülüyorlar. Biz bu değirmenin temsilini ve çocukların anıtını bir tarihi dokunun içine yaptık ve simgeledik. Kurtuluş törenlerini de burada yaptık. Çok anlamlı oldu. Bir taraftan tarihi doku bir taraftan ise geçmişimiz vardı.” diye konuştu.
Akşam ise kurtuluş resepsiyonu düzenlediklerini ve burada ilk kez 3D tekniğiyle (interaktif hologram) yönetimi ile bir gösteri yaptıklarını ve çok beğenildiğini anlatan Güzelbey, burada Kurtuluş Savaşı kahramanlarını canlandırdıklarını ve bir mesaj verdiklerini aktardı.
Kurtuluş Savaşı kahramanlarını izleyen izleyicilerin şaşkınlık yaşadığını vurgulayan Güzelbey, “Gaziantep’in kurtuluşunda aslı Kürt olan Molla Mehmet (Karayılan), aslı Çerkez olan Ali Şefik Özdemir (Özdemir Bey) ve Şahinbey’in omuz omuza vererek bu memleketi kurtardılar. İşte biz böyle bir milletiz. Türkü, Kürdü, Çerkez’i, Sünni’si, Alevi’siyle birlikte olup bu vatanı kurtarmışız. O zaman hep birlikte el ele verip bu toprakları kurtardıksa bugün de aynısını yaparız. Bugün de biz bir etle tırnak gibiyiz.” şeklinde konuştu.
GAZİANTEP DÜNYANIN EN ESKİ YERLEŞİM YERLERİNDEN BİRİSİ
Gaziantep bir barış ve kardeşlik şehri olduğunu ifade eden Güzelbey, dünyanın ilk yazılı barış antlaşmasının (Kadeş Antlaşması) Gaziantep topraklarında yapıldığını hatırlattı.
Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden birisinin Gaziantep olduğunu anımsatan Güzelbey, Karkamış, Antik Kenti, Dülük Antik, Kenti, Zeugma Antik Kenti ve Yesemek Heykel Atölyesi’nin Gaziantep’te olduğunu söyledi. Gaziantep’in bugün Zeugma Antik Kenti ve Yesemek Heykel Atölyesi ile UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi aday olduğunu belirten Güzelbey, bu tarihi mekânların yanında Gaziantep’in yemek kültürü ile de dünyaya nam saldığını kaydetti. Gazianteplilerin yemek kültüründen asla vazgeçmediğini ve dünyanın en iyi mutfaklarından birisi olmaya devam ettiğini, ancak bunun yanında zaten var olan tarihi ortaya çıkarmak için çalışmalar başlattığını açıklayan Başkan Güzelbey, Hititler, Romalılar, Bizanslar, Selçuklular, Osmanlılar gibi uygarlıkların Gaziantep’te yaşadığını ifade etti.
Son 10 yılda Gaziantep’teki değişimi de anlatan Güzelbey, 1980’li yıllarda doktorluk yaparken yerli ve yabancı turistlerin Gaziantep’e sadece yemek için geldiklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Bu insanlar yemeklerini yedikten sonra Nemrut’u görmeye giderlerdi. O zaman Zeugma, Karkamış, mozaik müzesi yoktu. Sonra Türkiye terörle tanıştı ve yabancı filan kalmadı. Gaziantep’e gelen yabancılar sadece Irak ve Suriye’den alış veriş yapmak için gelen esnaf ve tüccarlardı. Ancak mozaik müzesi ve birçok turistik ve kültürel değerlerin ortaya çıkmasından sonra Gaziantep yeniden turistlerle tanışmaya başladı. Oteller ve alış veriş merkezleri, restoranlar dolu. Müzelerin önlerinde yabancı turistler ve otobüsler var. Hatta Gaziantep tek başına turizm destinasyonu oldu. İnsanlar bugün İstanbul’dan kalkıp uçakla Gaziantep’e geliyorlar. Mozaik müzesini geziyorlar. Bunun dışında 10 tane daha müzemiz var. Mutfak müzesi, cam müzesi, kent müzesi, bakır eserler müzesi var. İnsanların Gaziantep’e gelmesi için bir nedenleri olması lazım. Yemeğin alası İstanbul’da da var Ankara’da da. Çocuklar için büyük yatırımlar yaptık. Mesale Türkiye’nin ilk planetaryumu Gaziantep’te. Türkiye’nin en büyük hayvanat bahçesi, botanik parkı Gaziantep’te. Bütün bunlar Gaziantep’in marka değerini arttırdı. Bütün bunlar Gaziantep’i farklı bir yere taşıdı.”
SURİYE KONUSU DIŞARIDAN GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİL
Gaziantep’in yanı başında Suriye’de yaşanan dramının Gaziantep’i kültürel ve turizm açısından etkilediğini dile getiren Başkan Güzelbey, “Ancak bizim burada bir savaş filan yok. Son derece güvenli ve huzurlu bir kentiz. Dışarıdan bakan insanlar Gaziantep’te bombaların patladığını ve sosyal hayatın geriye gittiğini zannediyor. Bakın ben size bir örnek vereyim. Biz 9 Kasım’da Gaziantep’te 7. Dünya İpekyolu Belediye Başkanları Formu’ düzenledik. Bu toplantıya Tokyo Valisi de katılacaktı. Ama Suriye’deki yaşanan olaylardan dolayı bizim büyükelçimize burada savaş olduğunu söyleyip gelmeyeceğini bildirmiş. Dışarıdan böyle görünüyor. Ama gerçekte öyle değil. Gaziantep son derece huzurlu ve sakin bir kent. Kültür ve sanatsal etkinlikler ile ulusal programlar ardı ardına devam ediyor. Hiçbir sıkıntımız yok.” değerlendirmesini yaptı.
Suriye’deki olaylardan dolayı iki ülke arasındaki ticari ve kültürel ilişkilerin sekteye uğradığını ifade eden Güzelbey, Halep ile Gaziantep’in kardeş şehirler olduğunu kaydetti. Yakın zamana kadar bu iki şehir arasında turizm, kültürel ve sosyal alanlarda yakınlaşmanın olduğunu, ancak bu kargaşadan dolayı bunun aksadığını anımsatan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Güzelbey, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İnsanlar otobüsle Halep’ten Gaziantep’e gelirlerdi. Alış verişlerini yapıp yemeklerini yerler ve gezilerini yaparak geri dönerlerdi. Sırf Gaziantep’i görmek için otobüsler dolusu çocuk gelirdi. Türkiye’nin değişik bölgelerinden Halep’i gezmeye gelen insanlar da önce Gaziantep’e gelir bir gün burada konaklar ve daha sonra Halep’e geziye gider gelirlerdi. Bu açıdan Gaziantep’te inanılmaz bir turizm potansiyeli oluşmuştu.”
Halep’in 4 milyon 500 bin nüfuslu bir kent olduğunu, İslam ülkelerinin kültür başkenti unvanına sahip olduğunu anımsatan Güzelbey, “Halep deyip geçmemek lazım. Halep UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’ne seçilen bir kent. Halep’te kültür mirası sistemli olarak yok ediliyor. Halep’in önemli kültür varlıklarından birisi Halep Kalesi, birisi Halep Çarşısı ve birisi de Zekeriya Camisi. Bunların üçü de yakıldı, yıkıldı ve yağmalandı. Halep’te hem insanlık dramı yaşanıyor hem de kültür mirası yok ediliyor. Bu da herkesi üzdüğü gibi bizi de çok üzüyor.” diye konuştu.